30 Temmuz 2012 Pazartesi

YALNIZLIK



Analitik psikolojinin kurucusu İsviçreli psikiyatr,Carl Gustav Jung: "Yalnızlık, insanın çevresinde insan olmaması demek değil, kendisinin önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramaması ve görüşlerini başkalarının olanaksız bulmasıdır." demiş, ya da onun gibi bir şey demiş...
Yalnızlık duyan insan terkedilmiştir belki. Toplumdan dışlanmış, depresyona girmiş, güvensiz, umutsuz kalmış, hayatın anlamsızlığına karar verip, değersizlik duygusuna esir olmuş ve kızgınlık ve öfkenin dikenli telleriyle çevrilivermiştir belki de.
SEZEN Aksu'nun dediği gibi:
"yalnızlığım yollarıma pusu kurmuş beklemekte
acılar gözlerini dikmiş üstüme nöbette."
Bu tür düşünce; Hüzün ve acıları zevk edinmek ve onları çağırmak oluyor hayatımıza gizlice. Ah bir bilsek asla yalnız olmadığımızı! Penceredeki bir kuş, dalından kopup avucumuza düşen bir sonbahar yaprağı, kırlardaki çiçekler, gökteki bir yıldız, okuduğumuz kitaptaki yüreğimize işleyen sözcüğü yazan, baharatçının tabelasındaki isim: "UMUT ET." Taksinin plakasındaki sayı: "35 DY 222" Biz istersek konuşur bizimle ve hayatımıza renk ve mesajlarını iletir biteviye...
Kuran'da HAŞR Suresi 7.Ayet:Üç kişinin gizli konuştuğu yerde dördüncüsü mutlaka O’dur. Beş kişinin gizli konuştuğu yerde altıncısı mutlaka O’dur. Bunlardan az veya çok olsunlar ve nerede bulunurlarsa bulunsunlar mutlaka O, onlarla beraberdir. Dediğine göre TEK kişiysek; Tüm kainatın sahibiyle biraradayız demektir, yalnız değilizdir, hatta ölürken bile...Öyleyse bu nasıl bir YALNIZLIK, sorgunlamalı bence.
Hiçbir zaman ve hiçbir mekânda yalnızlık hissetmemeniz dileklerimle.

Alinti. SufiSaja

1 yorum: